KENTİN NAMUSU : İSTİNYE AVM

Araya salgın girince İzmir’in İstinye AVM’ye kavuşması gecikti.

Birkaç yıldır süren yapım işleri sona erdi.

Artık kavuşma zamanı!

Büyük lokma yiyip büyük konuşmamayı bir kez daha öğrendik. Kentin biraz daha dışındaki AVM’ler bile kentin yeterince dışında değil derken Fahrettin Altay (Üçkuyular) meydanında nur topu gibi bir AVM’miz oldu. Sevinenler, bu yapıyı ilgiyle bekleyenler olabilir.

Ama, gerekçe ne olursa olsun kentin namusuna gölge düşmüştür bu yapılaşmayla.

Bilenler bilir.

Bilmeyenler için özetlemiş olayım.

İzmir İstinye Park’ın bugün oturduğu alan geçmişte Üçkuyular pazarı ve yarımadaya insan taşıyan otobüs ve minibüslerin kalktığı ilçe garajıydı. Kamunun yararlandığı bir yerdi. Şimdi AVM olarak az sayıda insanın kazanç alanına dönüştürüldü.

Bu kent suçunun işlenmesinde kenti yöneten atanmışların, seçilmişlerin ve hatta ülkeyi yönetenlerin payı büyük. Bir kamusal alan kazanç uğruna birilerine peşkeş çekilmiştir.

Ya kentli?

Sütten çıkma ak kaşık mıdır?

İzmir kentinde yaşayanların ezici çoğunluğu bu kent suçunun işlenmesine başından bu yana izleyici olmuştur.

Kentli bilincinin olmadığı yerde kentin namusunu korumanın olanaksız olduğu bir kez daha acı bir deneyimle anlaşılmıştır.

Dar çıkarcılık utku kazanırken oraya dikilen çok katlı yapıyla birlikte AVM yapısı kentin belleğine kara harflerle işlenmiştir.

Sırada kentin ve kentlinin çekecekleri vardır.

AVM açıldıktan, çok katlı yapıya yerleşildikten sonra başlayacaktır asıl çile.

İnsan hareketi trafiği tetikleyecektir kaçınılmaz şekilde.

Her geçen gün çekilmez hale gelen İzmir trafiği böylelikle bir kara deliğe daha kavuşmuş olacaktır.

EXPO gerekçesiyle yapılaşmaya açılması gündeme gelen ve EXPO’nun yitirilmesiyle kazandığımız yeşilin keyfini süremeden bu kez Fahrettin Altay’a hançer saplandı.

Acımız büyük…

Sessizliğimizin ve edilgenliğimizin bedelini ağır şekilde ödeyeceğiz. Üstelik ödemekle de bitiremeyeceğiz.

Haklarını yemeyelim!

İzmirlinin gönlünü çalmayı, aklını çelmeyi biliyor AVM’yi dikenler.

AVM’nin dışına Mustafa Kemal Atatürk’ün etkileyici görsellerinden birini yerleştirmeyi unutmamışlar. Böylesi jestlerle açılmayacak kapı olmadığını iyi biliyorlar.

Kentin namusuna düşen gölge!

Mustafa Kemal Atatürk tanıklığında…

Yazıklar olsun bize.

Çiçeğimizi, ağacımızı, böceğimizi, kurdumuzu, kuşumuzu koruyamıyoruz.

Kentlerimizin orta yerini bile…

Tanıtımlarda ülkenin kanayan yarasını kullanmışlar. 4500 kişiye iş olanağı yaratacaklarmış.

Milyonu aşkın kişinin göz zevkini bozacak olması, yüz binlere trafik çilesi yaşatacak olması görmezden gelinirse hiç de kötü kazanç sayılmaz.

KENTİN NAMUSU : İSTİNYE AVM” için bir yorum

Yorum bırakın